Bir toplumda kadına gösterilen saygının ve değerin o toplumun çağdaşlık ve gelişmişlik düzeyini belirlediğini ifade eden Doğan, “Kadınların toplumsal yaşamdaki yerleri ne kadar güçlü olursa, ülkelerdeki demokratik değerler o kadar kalıcı olur” dedi.
Kadına yönelik şiddetin, demokratik ülkeler dahil olmak üzere tüm dünyada en önemli sorunlardan biri olarak karşımıza çıktığına vurgu yapan Doğan, “Kadınlar bu toplumu oluşturan erkeklerle aynı haklara sahip bireylerdir. Kadını özel hayata hapseden, kamu alanından dışlayan, baskıcı ve tutucu anlayışlar asla medeni olamazlar. Bir kadın ile erkeğin haklar noktasında eşit olmasını, demokrasinin ve çağdaşlığın bir gerekliliği olmasının dışında bir insanlık meselesi olarak görüyorum. Kadın hakları meselesi sadece kadınların meselesi değil, insana değer veren herkesin meselesidir. Kadına yönelik şiddeti, kadın emeğinin istismarını, ayrımcılığı hep birlikte çözebiliriz.” diye konuştu.
Kadının varlık sebebimiz olduğunu ve yılda sadece bir gün hatırlamakla yetinilmemesi gerektiğine dikkat çeken Doğan, “Bir insana şiddet göstermek en büyük acizliktir. Erkek olmak kadın dövmek, kadına şiddet uygulamak değildir. Kadına şiddet uygulayan kişi ne erkek olmayı ne de insan olmayı becerememiş bir zavallıdır, hastadır. Bu duygu ve düşüncelerle, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, saygılarımı sunuyorum” dedi.
